Kuran.com

معاني القرآن

search

Sad Suresi

    Sâd. Bu zikirle dolu Kur´ân´a bak! End of Ayah 1 O inkâr edenler bir gurur ve ayrilik içindedirler. End of Ayah 2 Kendilerinden önce nicelerini helak ettik. Onlar çagristilar. Ama artik kurtulus vakti degildi. End of Ayah 3 Içlerinden kendilerine uyarici bir peygamber geldigine sastilar da kâfirler: "Bu bir sihirbazdir, yalancidir" dediler. End of Ayah 4 "Ilâhlari, bir tek ilâh mi kilmis? Bu gerçekten sasilacak bir sey, çok tuhaf!" End of Ayah 5 Içlerinden ileri gelenler firladilar ve dediler ki: "Ilâhlariniz üzerinde sabir ve sebat edin. Bu, gerçekten arzu edilen bir murad!" End of Ayah 6 "Biz bunu baska bir dinde isitmedik, bu mutlaka bir uydurmadir." End of Ayah 7 "Kur´ân aramizdan ona mi indirilmis?" dediler. Dogrusu onlar benim Kur´ân´imdan bir kusku içindeler. Ve dogrusu onlar henüz azabimi tatmadilar. End of Ayah 8 Yoksa sana o Kur´ân´i veren çok güçlü ve ihsan sahibi Rabbinin hazineleri onlarin yaninda mi? End of Ayah 9 Yoksa bütün o göklerin, yerin ve aralarindakilerin mülkü onlarin mi? Öyle ise bütün imkanlarini seferber ederek yükselsinler de görelim! End of Ayah 10 Onlar burada çesitli partilerden (gruplardan) bozguna ugramis bir ordudur. End of Ayah 11 Onlardan önce Nuh kavmi, Âd kavmi ve saltanat sahibi Firavun da yalanlamislardi. End of Ayah 12 Semûd kavmi, Lut kavmi ve Eykeliler (Suayb kavmi) de yalanlamislardi. Iste o çesitli partiler bunlardir. End of Ayah 13 Hepsi de gönderilen peygamberleri yalanladilar da azabim böyle hak oldu. End of Ayah 14 Onlar da bir tek haykirisa bakiyorlar. Öyle ki onun gecikmesi de yoktur. End of Ayah 15 Bir de: "Ey Rabbimiz! Hesap gününden önce bizim azabdan payimizi acele ver" dediler. End of Ayah 16 Simdi sen onlarin dediklerine sabret de kuvvetli kulumuz Davud´u hatirla. Çünkü o, zikir ve tesbih ile bize yönelmisti. End of Ayah 17 Biz, daglari onun emrine vermistik. Aksam-sabah onunla birlikte tesbih ederlerdi. End of Ayah 18 Kuslari da toplu olarak onun emrine vermistik. Hepsi de ona uyarak zikir ve tesbih ederlerdi. End of Ayah 19 Biz onun mülkünü kuvvetlendirmis ve kendisine hikmet ve hakki batildan ayirt etme kabiliyeti vermistik. End of Ayah 20 Bir de davacilarin kissasi geldi mi sana? Hani surdan asarak mihraba ulasmislardi. End of Ayah 21 Davud´un yanina giriverdiler de onlardan telase düstü. Ona "Korkma!" dediler, biz iki davaciyiz. Birimiz, birimize haksizlik etti. Simdi sen aramizda hak ile hüküm ver ve asiri gitme de bizi dogru yolun ortasina çikar. End of Ayah 22 Biri: "Iste bu benim kardesim. Onun doksan dokuz disi koyunu var, benim ise bir tek disi koyunum var. Böyle iken: Onu da bana ver, dedi ve tartismada beni yendi" diye anlatti. End of Ayah 23 Davud dedi ki: "Dogrusu senin bir koyununu kendi koyunlarina katmak istemesiyle sana zulmetmistir. Gerçekten bir cemiyette yasayanlarin çogu mutlaka birbirlerine haksizlik ediyorlar. Ancak iman edip de salih amel isleyenler baska. Ama onlar da pek az." Davud, bizim kendisini imtihan ettigimizi sanmisti. Hemen Rabbinden magfiret diledi, rüku ederek yere kapandi, tevbe ile Allah´a yöneldi. End of Ayah 24 Biz de o zannettigi seyi kendisine bagisladik. Süphesiz yanimizda onun bir yakinligi ve güzel bir dönüs yeri vardir. End of Ayah 25 Ey Davud! Gerçekten biz seni yeryüzünde bir halife yaptik. Artik insanlar arasinda hak ile hüküm ver. Keyfe, arzuya uyma ki, seni Allah yolundan saptirmasin. Çünkü Allah yolundan sapanlar, hesap gününü unuttuklari için kendilerine çok siddetli bir azab vardir. End of Ayah 26 Hem o gögü, yeri ve aralarindakileri biz bosuna yaratmadik. O, kâfirlerin zannidir. Onun için vay atese girecek olan kâfirlerin haline! End of Ayah 27 Yoksa, iman edip de salih amel isleyenleri biz, o yeryüzündeki bozguncular gibi yapar miyiz? Yoksa o takva sahiplerini azgin günahkarlar gibi yapar miyiz? End of Ayah 28 Bu, sana indirdigimiz mübarek bir kitaptir ki, insanlar onun âyetlerini düsünsünler ve temiz akil sahipleri ibret alsinlar. End of Ayah 29 Bir de Davud´a Süleyman´i bahsettik. Süleyman ne güzel kuldu. Çünkü o seslice tesbih edip Allah´a yönelirdi. End of Ayah 30 Hani kendisine bir zaman aksam üstü iyi cins ve rahvan atlar gösterilmisti. End of Ayah 31 "Ben, dedi, at sevgisini, Rabbimi anmaktan ötürü tercih ettim." Nihayet atlar perdenin arkasina gizlendi. End of Ayah 32 "Geri getirin onlari bana!" dedi ve artik onlarin bacaklarini, boyunlarini silmeye basladi. End of Ayah 33 Andolsun ki Süleyman´i imtihan da ettik ve tahtinin üzerine bir ceset biraktik. Sonra tekrar tevbe ile önceki haline döndü. End of Ayah 34 Süleyman: "Ey Rabbim! Beni bagisla ve bana öyle bir mülk ihsan et ki, ardimdan hiç kimseye yarasmasin. Süphesiz, bütün dilekleri veren sensin." dedi. End of Ayah 35 Bunun üzerine biz rüzgari onun emrine verdik. Onun emriyle istedigi yere yumusacik akardi. End of Ayah 36 Dalgiç ve yapi ustasi seytanlari da. End of Ayah 37 Ve daha digerlerini de zincirlerde bagli olarak (Onun emrine verdik). End of Ayah 38 "Iste bu, bizim ihsanimizdir. Artik sen dilersen baskalarina ver veya verme. Bundan hesaba çekilmeyeceksin" dedik. End of Ayah 39 Süphesiz ki ona huzurumuzda bir yakinlik ve güzel bir makam vardir. End of Ayah 40 Kulumuz Eyyub´u da an. Bir zaman o, Rabbine söyle nida etmisti: "Mesakkat ve aci ile bana seytan dokundu." End of Ayah 41 (Biz ona): "Ayagini yere vur! Iste sana yikanilacak ve içilecek soguk bir su" dedik. End of Ayah 42 Ve ona, bütün ailesini ve beraberlerinde bir mislini daha tarafimizdan bir rahmet olarak bahsettik ki, akil sahipleri için bir ibret olsun. End of Ayah 43 (Bir de dedik ki): "Eline bir demet al da onunla (esine) vur; yemininde durmamazlik etme." Dogrusu biz onu sabirli bulduk. O ne güzel kul! O hakikaten daima Allah´a yönelmektedir. End of Ayah 44 Kullarimiz Ibrahim´i, Ishak´i ve Yakub´u da an. Onlar eller ve gözler sahipleri idiler. End of Ayah 45 Çünkü biz onlari temiz bir hasletle, hâlis yurt (ahiret) düsüncesine ermis has kullarimizdan kilmisizdir. End of Ayah 46 Çünkü onlar, nezdimizde seçilmis en hayirli kimselerdendir. End of Ayah 47 Ismail´i, Elyasa´yi, Zü´l-Kifl´i de an. Hepsi de en hayirli kimselerdendir. End of Ayah 48 Iste bu bir ögüttür. Süphesiz korunan müttakiler için herhalde güzel bir istikbal (güzel bir dönüs yeri) vardir. End of Ayah 49 Bütün kapilari kendilerine açilmis olan Adn cennetleri vardir. End of Ayah 50 Içlerine kurularak orada birçok yemisle, bambaska bir içki isteyeceklerdir. End of Ayah 51 Yanlarinda da bakislari yalniz kocalarina dönük hep ayni yasta dilberler vardir. End of Ayah 52 O hesap günü için size vaad edilen iste budur. End of Ayah 53 Iste bu, bizim rizkimiz; muhakkak ki ona hiç tükenmek yoktur. End of Ayah 54 Bu, böyledir. Süphesiz azginlar için de fena bir gelecek vardir. End of Ayah 55 Cehennem! Ona yaslanacaklar, fakat o ne çirkin dösektir. End of Ayah 56 Iste artik tatsinlar onu ki, o kaynar su ve irindir. End of Ayah 57 Ve o sekilden çifter çifter tadacaklari diger acilar da vardir. End of Ayah 58 Iste sunlar da sizin pesinize düsenlerdir. Onlara merhaba yok. Çünkü onlar cehenneme saliniyorlar. End of Ayah 59 (Arkadan gelenler öncekilere:) Derler ki: "Hayir, asil size merhaba yok. Çünkü cehennemi bize siz takdim ettiniz. Bakin o ne kötü yatak!" End of Ayah 60 "Ey Rabbimiz! Bize bunu takdim edenin atesteki azabini kat kat artir" derler. End of Ayah 61 Bir de derler ki: "Kötülerden saydigimiz birtakim adamlari (fakir müminleri) niye göremiyoruz?" End of Ayah 62 "Onlari eglence yerine tutmustuk ha! Yoksa bu gözler onlardan kaydi mi?" End of Ayah 63 Süphesiz ki bu haktir. Ates ehlinin birbiriyle tartismasi muhakkak olacaktir. End of Ayah 64 De ki: "Ben ancak korkuyu haber veren bir peygamberim. O tek ve kahredici olan Allah´tan baska tanri da yoktur." End of Ayah 65 "O, göklerin, yerin ve ikisi arasindakilerin Rabbidir. O çok güçlüdür, çok bagislayicidir." End of Ayah 66 De ki: "Bu, bir büyük haberdir." End of Ayah 67 "Siz ondan yüz çeviriyorsunuz." End of Ayah 68 "Münakasa ederlerken, benim melekler yüksek topluluguna ait ne bilgim olabilirdi?" End of Ayah 69 "Ancak ben açiktan açiga korkutmakla görevli oldugum için o bilgi bana vahyediliyor." End of Ayah 70 Hani Rabbin meleklere demisti ki: "Ben çamurdan bir insan yaratmaktayim." End of Ayah 71 "Onu tesviye edip, düzeltip de ruhumdan ona üfledim mi derhal ona secdeye kapanin." End of Ayah 72 Bunun üzerine meleklerin hepsi toptan secde ettiler. End of Ayah 73 Yalniz Iblis etmedi, büyüklük tasladi ve kâfirlerden oldu. End of Ayah 74 Allah: "Ey Iblis! O benim kudretimle yarattigima secde etmene ne engel oldu? Kibirlenmek mi istedin? Yoksa yüksek derecelerde bulunanlardan mi oldun?" dedi. End of Ayah 75 Iblis dedi ki: "Ben ondan hayirliyim. Beni atesten yarattin, onu ise çamurdan yarattin." End of Ayah 76 Allah: "Hemen çik oradan, artik sen kovuldun." End of Ayah 77 "Ve elbette lanetim ceza gününe kadar senin üzerindedir." buyurdu. End of Ayah 78 Iblis: "Ya Rab! O halde insanlarin diriltilecekleri güne kadar bana mühlet ver." dedi. End of Ayah 79 (80-81) Allah: "Haydi belirli bir vakte kadar mühlet verilenlerdensin" buyurdu. End of Ayah 80 (80-81) Allah: "Haydi belirli bir vakte kadar mühlet verilenlerdensin" buyurdu. End of Ayah 81 Iblis: "Öyle ise izzet ve serefine yemin ederim ki, ben onlarin hepsini mutlaka aldatir, saptiririm." End of Ayah 82 "Ancak içlerinden ihlas ile seçilmis has kullarin müstesna" dedi. End of Ayah 83 Allah buyurdu ki: "O dogru, ben hep dogruyu söylerim." End of Ayah 84 "Andolsun ki, cehennemi mutlaka senden ve onlarin sana uyanlarindan, topunuzdan tika basa dolduracagim." End of Ayah 85 Ey Muhammed! De ki: "Ben o Kur´ân´a karsi sizden bir ücret istemiyorum. Ve ben kendiligimden bir sey de teklif etmiyorum." End of Ayah 86 "O Kur´ân, bütün âlemler için bir zikir, bir ögüttür. " End of Ayah 87 "Herhalde onun haberini bir zaman sonra bileceksiniz." End of Ayah 88

Copyright © 2025 Kuran.com All Rights Reserved.

keyboard_arrow_up