Kuran.com

Translation of Quran

search

Fussilet Suresi

    Hâ Mîm. End of Ayah 1 Bu Kur´ân Rahmân ve Rahîm olan Allah tarafindan indirilmistir. End of Ayah 2 Bu, Arapça bir Kur´an olarak, âyetleri bilen bir kavim için ayirt edilip açiklanmis bir kitaptir. End of Ayah 3 O, müjdeleyici ve uyarici olarak gönderilmistir. Fakat insanlarin çogu yüz çevirmislerdir. Artik onlar gerçegi isitmezler. End of Ayah 4 Onlar: "Ey Muhammed! Senin bizi davet ettigin seye karsi kalplerimiz kapalidir. Kulaklarimizda da bir agirlik vardir. Seninle bizim aramizda anlasmamiza engel bir de perde vardir. Sen istedigini yap, çünkü biz yapiyoruz" dediler. End of Ayah 5 Ey Muhammed! De ki: "Ben sadece sizin gibi bir insanim, ancak bana ilâhinizin bir tek ilâh oldugu vahyediliyor. Artik hep O´na yönelin ve O´ndan bagislanma dileyin. Vay O´na ortak kosanlarin haline! End of Ayah 6 Onlar, zekati vermezler, ahireti de inkâr ederler. End of Ayah 7 Süphesiz ki, iman edip, salih amel isleyenler için de bitmez tükenmez bir mükafat vardir. End of Ayah 8 De ki: "Siz yeri iki günde yaratani gerçekten inkâr edip duracak misiniz? Bir de O´na esler kosuyorsunuz ha? O bütün âlemlerin Rabbidir." End of Ayah 9 O, yerin üstünde sabit daglar yaratti. Orada bereketler meydana getirdi. Orada arastirip soranlar için riziklari tam dört günde belli bir seviyede takdir edip, düzene koydu. End of Ayah 10 Sonra duman halinde bulunan göge yöneldi. Ona ve yerküreye: "Isteyerek veya istemeyerek buyruguma gelin." dedi. Her ikisi de: "Isteyerek geldik" dediler. End of Ayah 11 Böylece Allah onlari iki günde yedi gök olmak üzere yerine koydu. Her göge kendi isini bildirdi. Biz en yakin gögü kandillerle süsledik ve koruduk. Iste bu çok güçlü ve her seyi bilen Allah´in takdiridir. End of Ayah 12 Eger onlar, yine yüz çevirirlerse de ki: "Ben sizi Âd ve Semud´un basina gelen yildirima benzer bir yildirima karsi uyardim." End of Ayah 13 Onlara Allah´tan baskasina kulluk etmeyin diye önlerinden ve arkalarindan peygamberler geldigi zaman: "Eger Rabbimiz dileseydi mutlaka melekler indirirdi. Biz sizin teblig için gönderildiginiz seylere inanmayiz." dediler. End of Ayah 14 Âd kavmine gelince onlar yeryüzünde büyüklük tasladilar ve: "Bizden daha kuvvetli kim vardir?" dediler. Onlar kendilerini yaratan Allah´in kendilerinden daha kuvvetli oldugunu görmediler mi? Onlar bizim âyetlerimizi bile bile inkâr ediyorlardi. End of Ayah 15 Bu yüzden biz de onlara dünya hayatinda rezillik azabini tattirmak için o ugursuz günlerde dondurucu bir kasirga gönderdik. Ahiret azabi ise elbette daha çok rezil edicidir. Onlara yardim da edilmeyecektir. End of Ayah 16 Semûd kavmine gelince, biz onlara dogru yolu gösterdik. Fakat onlar körlügü dogru yola tercih ettiler. Bunun üzerine kazandiklari kötülük yüzünden alçaltici azabin yildirimi onlari çarpiverdi. End of Ayah 17 Biz iman edenleri ve kötülükten sakinanlari ise kurtardik. End of Ayah 18 O gün Allah´in düsmanlari cehennem atesine sürülmek üzere hep bir araya toplanirlar. End of Ayah 19 Nihayet oraya vardiklari zaman kulaklari, gözleri ve derileri yaptiklari seyler hakkinda onlarin aleyhinde sahitlik ederler. End of Ayah 20 Onlar derilerine: "Niçin aleyhimize sahitlik ettiniz?" derler. Derileri de: "Bizi her seyi konusturan Allah konusturdu, sizi ilk defa yaratan O´dur ve siz yine O´na döndürülüyorsunuz" derler. End of Ayah 21 Siz kulaklarinizin, gözlerinizin ve derilerinizin aleyhinizde sahitlik edeceginden korkarak kötülükten sakinmiyordunuz. Fakat yaptiklarinizdan birçogunu Allah´in bilmeyecegini zannediyordunuz. End of Ayah 22 Iste Rabbiniz hakkinda beslediginiz bu zanniniz sizi helak etti de zarara ugrayanlardan oldunuz. End of Ayah 23 Simdi eger dayanabilirlerse onlarin yeri atestir. Yok eger hosnutluga dönmek isterlerse bile artik onlar hosnut edileceklerden degildirler. End of Ayah 24 Biz onlara birtakim arkadaslar musallat ettik de onlar kendilerine önlerinde ve arkalarinda ne varsa hepsini güzel gösterdiler. Böylece kendilerinden önce gelip, geçmis olan cin ve insan topluluklari hakkindaki, azab sözü onlar için de hak oldu. Dogrusu onlarin hepsi de kendilerine yazik etmislerdir. End of Ayah 25 Inkâr edenler: "Bu Kur´ân-i dinlemeyin, okunurken gürültü yapin, belki üstün gelirsiniz" dediler. End of Ayah 26 Biz mutlaka inkâr edenlere siddetli bir azab tattiracagiz. Ve onlara yaptiklari amellerin en kötüsünün cezasini verecegiz. End of Ayah 27 Iste Allah´in düsmanlarinin cezasi atestir. Âyetlerimizi bile bile inkâr etmelerinin cezasi olarak, onlar için orada ebedî olarak kalacaklari cehennem yurdu vardir. End of Ayah 28 Inkâr edenler: "Ey Rabbimiz! Cinlerden ve insanlardan bizi dogru yoldan saptiranlari bize göster de onlari ayaklarimizin altina alalim, böylece cehennemin en altinda kalanlardan olsunlar." diyeceklerdir. End of Ayah 29 "Rabbimiz Allah´tir" deyip, sonra da dogrulukta devam edenlere gelince, onlarin üzerine melekler iner ve derler ki: "Korkmayin, üzülmeyin, size vaad edilen cennetle sevinin." End of Ayah 30 "Biz dünya hayatinda da, ahirette de sizin dostlariniziz. Cennette sizin için caninizin çektigi ve istediginiz her sey vardir." End of Ayah 31 Bunlar çok bagislayici ve çok merhametli olan Allah tarafindan bir agirlamadir. End of Ayah 32 Allah´a davet eden, salih amel isleyen ve: "Ben gerçekten müslümanlardanim" diyen kimseden daha güzel sözlü kim olabilir? End of Ayah 33 Hem iyilik de bir degildir, kötülük de. Kötülügü en güzel bir sekilde sav. O zaman seninle kendi arasinda bir düsmanlik olan kisinin, sanki samimi bir dost gibi oldugunu görürsün. End of Ayah 34 Bu olgunluga ancak sabredenler kavusturulur, buna ancak hayirdan büyük bir pay sahibi olan kavusturulur. End of Ayah 35 Eger seytandan gelen kötü bir düsünce seni dürtecek olursa hemen Allah´a sigin. Çünkü O her seyi isitir ve bilir. End of Ayah 36 Gece ile gündüz ve günes ile ay Allah´in kudretinin delillerindendir. Günese ve aya secde etmeyin. Eger sadece Allah´a kulluk yapmak istiyorsaniz, onlari yaratan Allah´a secde edin. End of Ayah 37 Eger onlar büyüklük taslarlarsa bilsinler ki, Rabbinin yanindaki melekler gece gündüz O´nu tesbih ederler ve hiç usanmazlar. End of Ayah 38 Senin yeryüzünü boynu bükük, kupkuru görmen de Allah´in kudretinin delillerindendir. Biz onun üzerine suyu indirdigimiz zaman titresir ve kabarir. Süphesiz ki ona hayat veren Allah mutlaka ölüleri de diriltir. Dogrusu O´nun her seye gücü yeter. End of Ayah 39 Âyetlerimiz hakkinda dogruluktan ayrilip inkâra sapanlar bize gizli kalmazlar. O halde atese atilacak olan mi daha hayirlidir, yoksa kiyamet günü güven içinde gelecek olan mi? Istediginizi yapin. Süphesiz ki Allah, yaptiginiz seyleri hakkiyla görür. End of Ayah 40 Kur´ân kendilerine geldiginde onu inkâr edenler, mutlaka cezalarini çekceklerdir. O gerçekten çok degerli bir kitaptir. End of Ayah 41 Ona ne önünden, ne de ardindan batil gelemez. O hüküm ve hikmet sahibi, ögülmeye layik olan Allah tarafindan indirilmistir. End of Ayah 42 Ey Muhammed! Sana senden önceki peygamberlere söylenenden baska bir sey söylenmiyor. Süphesiz ki senin Rabbin hem magfiret sahibidir hem de aci verecek bir azap sahibidir. End of Ayah 43 Eger biz onu yabanci dilden bir Kur´ân yapsaydik onlar mutlaka: "Bu kitabin âyetleri genisçe açiklanmali degil miydi? Arap bir peygambere yabanci dil, öyle mi?" derlerdi. Sen de ki: "O, iman edenler için bir hidayet ve sifadir." Iman etmeyenlerin kulaklarinda ise bir agirlik vardir. Kur´ân onlara göre bir körlüktür. Sanki onlar uzak bir yerden çagriliyorlar (da duymuyorlar). End of Ayah 44 Andolsun ki biz Musa´ya Tevrat´i vermistik de onda ihtilafa düsmüslerdi. Eger Rabbin tarafindan azabin ertelenmesine dair bir söz geçmeseydi mutlaka aralarinda hüküm verilirdi. Gerçekten onlar Kur´ân hakkinda bir süphe ve tereddüt içindedirler. End of Ayah 45 Her kim iyi bir is yaparsa, kendi lehine yapmis olur. Kim de bir kötülük yaparsa, kendi aleyhine yapmis olur. Rabbin kullara zulmedecek degildir. End of Ayah 46 Kiyamet zamanini bilmek ancak Allah´a havale edilir. Onun bilgisi disinda hiçbir meyve kabugundan çikmaz, hiçbir disi gebe kalmaz ve dogurmaz. Allah onlara: "Bana kostugunuz ortaklarim nerede?" diye seslendigi gün, onlar: "Senin ortagin olduguna dair bizden hiçbir sahit olmadigini sana arz ederiz." derler. End of Ayah 47 Önceden tapmakta olduklari seyler, kendilerinden uzaklasip kaybolmustur. Onlar da kendileri için kaçacak bir yer olmadigini anlamislardir. End of Ayah 48 Insan hayir istemekten usanmaz, fakat kendisine bir kötülük dokununca üzülür ve ümitsizlige düser. End of Ayah 49 Andolsun ki kendisine dokunan bir zarardan sonra, biz ona tarafimizdan bir rahmet tattirsak, O: "Bu benim hakkimdir, kiyametin kopacagini da sanmiyorum, Rabbime döndürülmüs olsam bile mutlaka O´nun yaninda benim için daha güzel seyler vardir" der. Biz o inkâr edenlere yaptiklari seyleri mutlaka haber verecegiz ve onlara agir bir azap tattiracagiz. End of Ayah 50 Biz insana bir nimet verdigimiz zaman o yüz çevirir, yan çizer. Ona bir kötülük dokundugu zaman da uzun uzun yalvarir. End of Ayah 51 Ey Muhammed! De ki: "Ne dersiniz? O Kur´ân Allah tarafindan gelmis olup da sonra siz onu inkâr etmisseniz, o takdirde Hak´tan uzak bir ayriliga düsenden daha sapik kim olabilir?" End of Ayah 52 Biz onlara hem ufuklarda ve hem kendi nefislerinde delillerimizi gösterecegiz ki, Kur´ân´in hak oldugu kendilerine açikça belli olsun. Senin Rabbinin her seye sahit olmasi kafi degil mi? End of Ayah 53 Iyi bilin ki onlar Rablerine kavusmaktan bir süphe içindedirler, yine iyi bilin ki, Allah her seyi ilmiyle kusatmistir. End of Ayah 54

Copyright © 2025 Kuran.com All Rights Reserved.

keyboard_arrow_up